İçindekiler
Kaçıngan bağlanma; bir kişinin yakın ilişkilerden kaçınmasına ve tedirginlik duymasına neden olan bir bağlanma stilidir. Kaçıngan bağlanma stiline sahip olan kişiler genel olarak güvenme problemi çekerler. Duygusal yakınlık kurmaktan her zaman uzak durmak isterler.
Kaçıngan bağlanma stili, çocukluk deneyimleri ile bağlantılı bir şekilde oluşum gösterir. Çocukluk döneminde ebeveynleri tarafından yok sayılmış, ihmal edilmiş ya da bağımsız bir birey olmaya teşvik edilmiş kişilerde bu bağlanma stili yaygın bir şekilde görülmektedir. Bahsetmiş olduğumuz bu çocukluk deneyimleri, bireyin duygusal yakınlığa ilişkin düşüncelerini ve hislerini büyük ölçüde şekillendirmektedir. Bu deneyimler, çoğu zaman kaçınılmaz bir şekilde yetişkinlik ilişkilerine yansır.
Kaçıngan bağlanma stiline sahip olan kişilerin yalnızlığı tercih ettiği görülür. Depresyona yatkın kişilikleri vardır. Yaşamın devamlılığı için ikili ilişkilerin öneminin bilincinde olan bu stile sahip kişiler, buna rağmen ikili ilişki kurmaktan kaçınırlar. Bundan dolayı da bulundukları kültüre uyum sağlamakta güçlük çekerler.
Kaçıngan bağlanma stili kapsamında yapılan araştırmalar incelendiğinde bu kişilerin genel olarak kaçıngan bağlanma kişilik bozukluğuna sahip olduğu görülür. Kaçıngan bağlanma kişilik bozukluğu olan kişilerin; obsesif- kompulsif bozukluk, panik atak ve depresyon gibi durumlara daha yatkın bir halleri olduğu görülür.
Bu stile sahip kişiler genel olarak umutsuzluk duygusunu yoğun bir şekilde hisseder. Başkalarının geri bildirimlerine önem verirler. Sürekli başkalarından onay almak veya taktir görmek isterler.
Kaçıngan bağlanma stiline sahip olan kişiler; dışarıdan bakıldığı zaman özgüvenli, kendi ayakları üzerinde durabilen, bağımsız ve özgür ruhlu, güçlü bir izlenim verir. Çevrelerinde bulunan kişiler, bu stile sahip kişilere çoğu zaman hayranlık duyabilir.
Kaçıngan bağlanma stili sahibi insanlar, bağımlı olmayı ve bağımlı olanları küçümserler. Bağlanmayı ve bağlı olmayı reddederler. İlişkilerinde daima mesafeyi korumaya dikkat ederler. Kaçıngan bağlanma stiline sahip olanların mutlaka kırmızı çizgileri vardır.
İlişkilerde kaçıngan bağlanma stili, “Kaçıngan bağlanan birine nasıl davranılmalı?” sorusunu beraberinde getiriyor. Kaçıngan bağlanan biri, partnerine kendisini tam olarak bırakamaz ve bu durum ilişkiyi olumsuz yönde etkiler. Zaman içerisinde ise bu durum kişileri çaresiz hissetmeye iter.
Uzmanlar, kaçıngan bağlanan birine yaklaşmanın adımlarını şu şekilde açıklar:
Kaçıngan bağlanan kişiler, yakınlık istememektedir. Bağ kurmaktan kaçınma eğilimi gösterirler. Kendilerini, kendi hayatlarını devam ettirebilmek için yeterli görürler. Kendilerini bağlanma duygularına karşı savunmasız ve yakın ilişkilere ihtiyaç duymayan kişiler olarak nitelendirirler.
Bir insanın kaçıngan bağlanma stiline sahip olmasının başlıca nedeni, çocukluk dönemiyle paralellik gösterir. Bu bağlanma stiline sahip olan kişiler, çocukluk döneminde yaşamış oldukları deneyimler doğrultusunda kaçıngan bir şekilde hayatlarına devam ederler.
Kaçıngan bağlanma kişilik bozukluğu yaşayan kişiler; çocukluk döneminde ailesi tarafından yeterince ilgi gösterilmeyen, birçok şeyi kendi başına yapmaya mecbur bırakılan kişiler olarak tanımlanabilir. Bundan dolayı kendi kendilerine yetebileceklerine inanırlar. Bağlanma korkusuyla yaşamak yerine mesafeyi tercih etmenin daha doğru olacağına inanan bu kişiler, çoğu zaman kaçıngan bağlanma stiline sahip olduklarını fark etmezler. Fakat kaçıngan bağlanma testi ile bu durum neticelendirilebilir.
Kaçıngan bağlanma stiline sahip olduğunun bilincinde olan bir kişi, özel ve sosyal ilişkilerde kaygı durumunun önüne geçebilmek için kaçıngan bağlanma tedavisi görebilir.
Bağlanma korkusu, kişinin bireysel alanına müdahale edilebileceği korkusuyla ilişkide bağlanmaktan korkması olarak açıklanabilir.
İnsan yapısında ait olma ve bağlanma gibi önem arz eden temel duygular bulunmaktadır. Bu temel duygulara set çekilmesi halinde özel ilişkilerde ve sosyal ilişkilerde olumsuz durumlarla karşı karşıya kalmak kaçınılmaz olacaktır.
Bağlanma korkusu, kişinin özgürlüğünün kısıtlanması ve kontrolünü kaybetme endişesi doğrultusunda gelişim gösterir. Bu kaçınılan durumlar neticesinde ise ikili ilişkiler büyük zarar görebilmektedir.
Aşırı bağlanma davranışlarının sağlıklı olmadığı gibi bağlanma korkusu da psikolojik olarak tedavi edilmesi gereklilik gösteren bir kaçıngan bağlanma kişilik bozukluğudur.
Genel olarak terk edilmekten ve acı çekmekten korkan bireyler, kaçıngan bağlanma stili sahibidir. Çocukluk döneminden taşınan kaygılarla bağlanma korkusu oluşur. Bu korku, duygusal ilişkilerde daha yoğun bir şekilde görülür. İlişkilerde kaygı durumu kaçınılmaz bir hal alır.
Kaçıngan bağlanma belirtileri, kişilerin bütün yaşamının olumsuz bir şekilde etkilenmesine neden olur. Bu olgular, kişiden kişiye değişkenlik gösterir.
Kişinin bireysel bir şekilde yaşamını sürdürmek istemesi, ben merkeziyetçi bir yapıya sahip olması, mevcut durumundan memnuniyet duymaması, ilişkisinin sonlanacağına dair çeşitli çıkarımlarda bulunması, kaygı ve korku taşıması gibi olgular kaçıngan bağlanma belirtileri olarak gösterilebilir.
Aynı zamanda geçmişte tecrübe edinilmiş ilişkilerin olumsuz anları da bağlanma korkusunun en temel belirtileri arasında yer alır. Kişinin ilişkisini olumsuz bir şekilde etkileyen bu belirtilerin varlığı, kaçıngan bağlanma kişilik bozukluğunu işaret edebilmektedir.
Her insan farklı bir bağlanma stiline sahiptir. Fakat bazı bağlanma stilleri, ilişkileri olumsuz bir şekilde etkileyebilmektedir. Bu tarz durumlarda kişiler, hayata karşı olumsuz bir tavra bürünür ve partnerinden uzaklaşır.
Kaçıngan bağlanma belirtilerini taşıdığını düşünen bir kişi, kaçıngan bağlanma testi ile bağlanma stilini net bir şekilde görebilir. Çünkü kaçıngan bağlanma stili değiştirilebilir. Bundan dolayı kişinin kendi bağlanma stilini fark etmesinin önemi son derece büyüktür.
Kaçıngan bağlanma tedavisi ile birlikte kişiler bağlanma stillerinin olumsuzluklarını en aza indirgenebilir ve ilişkilerinin daha sağlıklı boyutlara taşınmasına zemin hazırlayabilir.
Kaçıngan bağlanma tedavisi sürecinde uzman desteği alınarak sağlıklı sonuçlar elde edilebilir. Bu sayede kişiler güvensizlik ve bağlanma korkusu yaşadığı her durumdan uzaklaşabilir.
Uzmanlar arasında, bağlanma stilleri kavramının bireyin başkaları ile ilişki kurma durumunun önemli bir faktörü olduğu konuşulur.
Psikologlar ve biyologlar tarafından gerçekleştirilen araştırmalar ile bağlanma stili kuramının iddiaları desteklenir. Bundan dolayı bağlanma stili kuramları sağlam temeller üzerine kurulmuş olup bu yönde çeşitli araştırmalar yapılmaya devam edilmektedir.
İnsanların kendi bağlanma stilleri hakkında bilgi sahibi olması, ilişkilerindeki yerini ve değerini kavrayabilmesi, bazı olumsuz durumların kendi davranış ve tutumlarından dolayı oluşabileceğini fark edebilmesi için bağlanma stili testleri uygulanır. Bu testlerden biri de kaçıngan bağlanma testidir.
Kaçıngan bağlanma testi ile kişi; eksikliklerini ya da olmaması gereken korku ve güvensizlik duygularının farkına varır ve bu yönde gelişme kaydedebilmek için psikolojik destek alabilir.
Bağlanma korkusu ve ilişkilerde kaygı durumunun önüne geçebilmek için kaçıngan bağlanma testi büyük önem teşkil eder.
Kaçıngan bağlanma stiline sahip olan kişilerin uzun süreli ilişkiler kurması oldukça güçtür. İlişkilerinde sürekli kaygı, korku ve güvensizlik hissederler. Bu durum ilişkiyi olumsuz yönde etkileyerek kişinin partnerinin bakış açısına da yansımaktadır.
Kaçıngan bağlanma stili, çocuklukta yaşanan durumların sonucunda oluşum gösterir. Bu stile sahip olanlar kaygılı, güvensiz, yalnızlığı seven, hayata devam edebilmek için herhangi birine ihtiyaç duymayan kişiler olarak yaşamlarını sürdürürler. Fakat pek çok kişi de bu duruma son vermek, sağlıklı ilişkiler kurarak hayatına devam etmek ister. Kaçıngan bağlanma tedavisi ile bu durum mümkündür.
Bir uzman tarafından gerçekleştirilen doğru ve sağlıklı tedavi süreci ile birlikte kişi kaçıngan, olumsuz düşünen, korkulu ve güvensiz halinden kurtulabilecektir.
Ebeveynlerinden ya da bakıcılarından yeteri düzeyde sevgi ve ilgi görmemiş, iletişimin sağlıklı olmadığı bir ortamda yetişmiş çocuklar; kendi benlik algılarını koruma içgüdüsü ile birlikte kaçıngan bağlanma stilini benimseyebilir.
Bu stile sahip olan kişiler, iletişim kurmaktan kaçınırlar. Duygularını ifade etmekte güçlük çekerler ve kendilerini ifade edebilecekleri bir ortam sağlanamadığını düşünürler. Yetişkinlik döneminde de çocuklukta yaşanılanların etkisi devam eder. İletişim ve ilişki kurma gibi durumlar, kaçıngan bağlanan yetişkinler tarafından reddedilir.
Kaçıngan bağlanma stilinin olumsuzlukları oldukça fazladır ve bu durum kişinin yaşam standardını kötü bir şekilde etkilemektedir. Bu durumun önüne geçmenin en doğru ve sağlıklı yolu ise kaçıngan bağlanma tedavisi almak olacaktır. Bir uzman yardımıyla bu yönde gelişmeler gerçekleştirilebilir.
Kaçıngan bağlanan kişi, devamlı gider ve geri döner. Netlikten uzak bir tutum sergiler. İlişki, bu gelgitler sonucunda yıpranır.
Kaçıngan bağlanan kişilerde uzun dönem ortadan kaybolma isteği oluşur. Fakat geri döndüklerinde ise her şeyi bıraktıkları gibi bulma istekleri vardır.
Kaygılı bağlanan kişiler, partnerlerinden yüksek düzeyde yakınlık beklerler. Onay ve ilgi eğiliminde olan bu kişilerde duygusallık ön plandadır. Reddedilmeye karşı endişeli bir tutum sergilerler.
Bağlanmaktan korkan erkekler, aşırı detaycı ve şekilcidirler.
Bağlanmaktan korkan erkek, öncelikle kadının dış görünüşüne önem verir. Fakat ilişkide ilerleme kaydedildikçe dış görünüş arka planda kalır. Erkekte kaygılı ve güvensizlik gibi durumlar gözlemlenir. Bağlanmaktan korkan erkekler, mesafeli bir tutum sergilerler. Duygularını kontrol etmek isterler, bağlanmamak adına sevgilerini ve hislerini bastırmak için büyük çaba sarf ederler.