İçindekiler
Sadakatsizlik; duygusal, cinsel ve sanal olarak ortaya çıkabilen bir durumdur. Özellikle son zamanlarda sanal ortamlarda bu durumun gerçekleştiği söylenebilir. Günümüzde modern aldatılma kavramı üzerinde durulmaktadır. Teknolojinin gelişmesiyle birlikte kişilerin aldatma veya aldatılma sıklığının artış gösterdiği kaydedilen veriler arasındadır.
İlişkisini sıradan olarak tanımayan kişilerde ilişkilerine karşı ihanet duygularının daha ön plana çıktığını söylemek mümkündür.
İkili ilişkilerde aldatma ve sadakatsizlik bir arada oluşum gösteriyor. Kişilerin güven duyguları, farklı biriyle cinsel veya romantik ilişki yaşayan partnerleri dolayısıyla zedeleniyor.Bu gibi yaşanmışlıkların ardından ikili ilişkilerde, affetme duygusu hakkında konuşulduğu ve bu yönde çeşitli düşüncelere yoğunlaşıldığı görülüyor. Fakat affetme, ilişkinin oldukça derinlerinde yer alır. Affetme duygusu için bir şeylere yeniden başlamak gerektiği bilinir.
Aldatma, yalnızca kötü giden ilişkilerde görülmez. İyi giden ilişkilerde de sadakatsizlik gibi ilişkileri olumsuz yönde etkileyici durumlar ile karşılaşmak muhtemeldir.
İlişkilerde sadakatsizlik nedenleri şu şekilde sıralanabilir:
Bu durumlar, yalnızca insanların neden aldattığını göstermemektedir. Aynı zamanda kişilerin ne kadar sürede aldatıldıklarını, cinsel zevklerinin neler olduğunu, ilişkiye yapılan duygusal yatırımlarını da açıklığa kavuşturmaktadır.
Sadakatsizlik nedenleri, her ilişki için farklılık gösterebilir. Her ilişkinin kendi içerisinde bir dengesi bulunur. İlişkiden ya da cinsellikten tatmin olmamak ise genel anlamda önemli sayılan nedenlerdir.
İlişkiden ya da cinsellikten tatmin olmamak, ilişkilerde aldatma gibi olumsuz sonuçlar doğuran durumlarla karşılaşma sıklığını arttırmaktadır.
Tatmin edici ilişkiler, karşılıklı sevgi ve onaylamadan ziyade dürüst bir iletişimle bütünleşir. İletişim sorunları, daha pek çok problemi beraberinde getirebilir. İletişim, ilişkide istikrarı sağlamaktadır. Çoğu zaman ise ilişkide rutinleşme durumunun önüne geçmektedir.
Çocukların okula başlaması ya da çocukların kendi hayatlarını kurmak üzere aile evinden ayrılması gibi yeni düzen kurma aşamalarında da ilişkiler savunmasız bir hal alabilmektedir. Sadakatsizlik de ilişkilerin savunmasız hale geldiği, yeni düzen kurmak isteyen kişilerin istemsizce tercih ettiği durumlardan biri olabilmektedir. Çünkü sadakatsizlik ve aldatma, olumsuz duygu ve düşünceler ile tetiklenir.
En yaygın sadakatsizlik nedenleri:
İlişkinin duygusal veya cinsel olarak olumsuz bir yöne doğru ilerlediği durumlarda doyumun başka yerde aranması muhtemeldir. Buna da sadakatsizlik denilir. Cinsel ihtiyaçlar noktasında doyuma ulaşamadığını düşünenler, iletişim sorunları yaşayanlar farklı heyecan arayışlarına girebilir.
Fakat bu gibi olumsuz karşılanan ve doyumun yetersiz olduğunun düşünüldüğü durumlarda kişinin bu tatminsizliğini dile getirmek yerine farklı arayışlara girmesi aldatma olarak değerlendirilir. Bu da aldatılan ve sadakatsizlikle karşı karşıya kalan taraf için travmatik bir durumdur.
Erkekler cinsel aldatmayı, duygusal aldatmaya oranla çok daha fazla önemsemektedir. Bu anlayışın altında yatan iki farklı sebep vardır. Erkekler, duygusal farkındalığa sahip bireyler olarak yetiştirilmemektedir. Her zaman duygularını bastırmaları gerektiğini düşünürler. Bundan dolayı erkeklerin beklentileri, duygusallıktan daha ötedir. Duygu konusu, kadınlar için daha ön plandadır. Erkekler, ilişkiyi koruyan ve kollayan taraf olduklarını düşünürler. Bundan dolayı sadakatsizliğe mülkiyet ilişkisi kapsamında bakmaktadırlar.
Erkeklerin cinsel aldatmaları, kadınlar tarafından daha kabul edilebilir görülmektedir. Bu durumda kadın, rekabet haline geçmektedir. Rakip dişi ile mücadeleye geçmektedir. Fakat duygusal olarak partnerinin başka biriyle birlikte olduğunu fark eden bir kadın, rekabet edebilecek bir durumun olmadığını düşünür.
Aldatma; çiftler arasındaki bağlılığa büyük ölçüde zarar verir. İlişkide kişilerin yakınlığını ortadan kaldırabilecek güçtedir. Aldatma ve sadakatsizlik, evlilik sözünü ve bağlanmışlığı ihlal etmektedir.
Fiziksel ya da duygusal aldatma; ilişkinin temel taşları olan güveni, sadakati, kabulü, sevgiyi olumsuz yönde etkiler. İlişkide büyük sarsıntılar oluşmasına neden olur. Bu gibi durumlarda ise çoğu zaman ilişki terapisi devreye girer.
Aldatma; bir yanıyla ilişkide tehlike ve kopma, terk edilme, uzaklaşma gibi sorunlara neden olduğu için kişilik bozuklukları ile de karşılaşılabilir. Aldatma olayı ortaya çıktığı vakit; aldatılan kişide şok, inanmama, inkar, reddetme, şaşkınlık gibi yoğun duygusal ve davranışsal tepkiler görülebilir. Kişi ne yapacağını ve nasıl düşüneceğini kestiremez.
Davranışsal olarak kontrolsüzlük, tepkisellik, nefret ve kızgınlık gibi duygusal sorunlar yaşanır. Bu durumla baş etmenin güç olduğunu düşünenler ise ilişki terapisi almak ister.
Aldatma ve sadakatsizlik sonucunda ortaya karmakarışık bir tablo çıkar. O anda aldatılan kişide tepkisel davranma ve ayrılma eğiliminin baskın bir şekilde ortaya çıkması muhtemeldir. Bu gibi durumlarda düşünmeden karar vermemek gerekir. Duyguların yönetiminin zor olduğu, yoğun düşüncelerle boğuşulan zamanlarda verilen kararlar, bazen yeni sorunları da beraberinde getirebilmektedir.
Sadakatsizlik ve aldatmanın en önemli nedenlerinin başında cinsel sıkıntılar gelmektedir. Cinsel tatminsizlik durumlarında evlilik dışı ilişkilere yönelmeler olur. Bazı kişiler ise eşleri tarafından takdir görmediğini ve kabul edilmediğini düşünür.
Bu gibi durumlarda kişiler, takdir edildikleri ve kabul gördükleri kişilere yönelir. Birinin ilişkisinde eski heyecanı bulamaması da sadakatsizliğe zemin hazırlar. İlişkisinde eski heyecanı bulamayanların farklı heyecan arayışlarına girerek eşlerini aldattığı görülür.
Sadakatsizlik nedenleri çoğu kez karmaşıktır ve çözülmesi zordur. Pek çok duygusal tetikleyici durum ve ahlaki açmazlar ile dolu olan sadakatsizlik, kişilik bozuklukları sonucunda da oluşum gösterebilmektedir.
Aynı evi paylaşan çiftler, ilişki yönetimini daha doğru bir şekilde yapmalıdır. Bunun için de çiftlerin doğru iletişim kurması gerekir. Doğru iletişim ise sorunların şeffaf bir şekilde dile getirilmesi, dile getirilen durumların karşı taraf tarafından dinlenmesi ile gerçekleşir.
Sorunlarını ve beklentilerini partneriyle paylaşan ancak bu durumda partnerini bir dinleyici olarak karşısında bulamayan bireyler, anlaşılmak üzere farklı insanlara yönelme gösterebilir. Bu durumdan da anlaşılacağı üzere ilişkide meydana gelen iletişim sorunları aldatma nedeni olabilir.
Zevklerin, mutlulukların, beklentilerin ya da olumsuz olarak değerlendirilen herhangi bir durumun paylaşılmadığı bir ilişkide iletişim bozuklukları olacaktır. Hal böyle olunca kişiler anlaşamadıklarını düşünecektir. Bu düşünceyi ise dile getirmeye çekinerek iletişim kurmaktan uzak duracaktır. Bu gibi durumlarda kişiler, kendilerini daha iyi ifade edecekleri ilişkiler kurmaya özenip farklı heyecan arayışlarına başlayacaktır.
Aldatma, genel olarak çiftlerin ilişkilerini bitirme sebeplerinin başında gelmektedir. Sadakatsizlik sonucunda aldatan eşin suçlu, aldatılan eşin ise mağdur taraf olarak görüldüğü söylenebilir. Bununla birlikte kişiler, özellikle de çevreden gelen tepkiler ile birlikte ilişkilerinde yoğun problemler olduğuna kanaat getirir.
Aldatılan taraf, ilişkiyi irdelemek dahi istemez. Ayrılık kararını kısa süre içerisinde alabilir. Ancak aldatma, çiftlere ilişkilerinde problemler olduğunun sinyallerini verir. Bu problemler; çiftler arasında genel olarak konuşulmayan, unutulan, gizli kalmış ya da cesaretsizlik neticesinde rafa kaldırılmış sebeplerden oluşmaktadır.
Ani kararlar vererek ilişkiyi zedeleyen temel problemleri kestirip atmak yerine psikolog desteğiyle daha sağlıklı kararların kapıları aralanabilir.
Aldatma; aldatan ve aldatılan taraf için ağır sonuçlara yol açmaktadır. İnsanın en büyük zaaflarından biri olan bu tutum, ikili ilişkileri büyük ölçüde zedelemekte ve çoğu zaman da ilişkilerin bitmesindeki başlıca neden olarak karşımıza çıkmaktadır. Cinsel ve duygusal aldatma psikolojisi altında ise çeşitli nedenlerin yattığı psikologlar tarafından düşünülmektedir.
Aldatma nedenleri arasında bulunan unsurlardan biri de egoizm oluyor. Modern dünya insanı giderek bireysel oluyor. Kendi isteklerinin peşinden gitmeyi tercih eden insanların sayısı her geçen gün artış gösteriyor. Tam da bu durumdan dolayı ilişki bir noktadan sonra bir beraberlikten ziyade mücadele halini alabiliyor. Probleme odaklanmak yerine tartışmalar, haklı-haksız olma kısır döngüsüne girerek çıkmaza giriyor.
Aldatma, bir ilişkideki en temel güven kırıcı olayların başında gelir. Aldatılan kişi, güven duyduğu partnerinin kendisini yalnız bırakacağı ve ihanet edeceği korkusuyla yaşamaya devam eder.
Bundan dolayı çiftler, şayet devam eden bir ilişki içinde ise mutluluk hissine ulaşmakta zorlanır. Çünkü aldatma sonrasında güven kazanmak oldukça zordur.
Aldatma ve güven ilişkisi, sadakatsizliğin zeminini oluşturur. Bu durumun görüldüğü bir ilişkinin profesyonel bir yardımla toparlanması gerekir. Böylelikle devam edilebilecek bir ilişki yaratmak, daha sağlıklı yollarla sağlanacaktır.
Sadakatsizlik ve aldatma, birbiriyle bağlantılı kavramlar olup ilişkileri olumsuz bir şekilde etkilemektedir. Bu durumun altında yatan pek çok karmaşık nedenden söz edilebilir.
Sadakatsizlik ve aldatmanın başlıca nedenleri; iletişim bozuklukları, heyecan arayışları, cinsel tatminsizlik, beklentilerin karşılanmamasıdır. Bu gibi nedenlerden dolayı pek çok insan ilişkilerine ihanet etmekte, partnerinin güvenini sarsmaktadır.
Sadakatsizlik yapan ve partnerini aldatan birçok insanın iletişim konusunda problemler yaşadığı, kimi zaman anlaşılmak istediği fakat anlaşılmadığı kimi zaman ise anlaşılmayacağı için susmayı tercih ettiği görülür. Kişi, partneri tarafından anlaşılmayacağı düşüncesine kapıldığında ise bir başkasıyla konuşma ihtiyacı güder. Bu da kişiyi aldatmaya iter.
Aldatmanın ardından ilişkinin toparlanması güçtür. Özellikle aldatma durumunun zemininde yatan nedenin duygusal olması, ilişkinin devam etmesini ciddi anlamda zorlaştıracaktır.
Aldatma ve sadakatsizlik durumlarının yaşandığı ilişkilerde iletişim bozukluklarını çözerek yol kat etmek gerekir. Bu doğrultuda da profesyonel bir yardım almak, terapiye başvurmak mantıklı olacaktır.
Aldatma; fiziksel, duygusal ve zihinsel olmak üzere üç farklı şekilde görülebilen bir durumdur. Fiziksel aldatma; bireyin partneri dışında herhangi biriyle fiziksel temasta bulunması ya da cinsel birlikteliğe girmesidir. Duygusal aldatma ise bireylerin partnerleri dışında başka birine karşı duygusal bir yakınlık beslemesi, aşık olması olarak tanımlanabilir.
Kişinin partneri dışında ikinci bir şahısla girmiş olduğu bir paylaşım ya da hoşlantı pasif aldatma olarak nitelendirilir.
Mikro aldatma; aldatmanın sınırlarında dolaşan uygunsuz etkileşimleri ya da davranışları kapsayan durumdur. Genel olarak biriyle flört etmek ya da birine cinsel bir sinyal vermek şeklinde görülür.